(212) 219 19 24

Facebook

Twitter

 

Yayınlarımız

Sigorta Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Neden Kullanılmalı?

Karmaşık sigorta anlaşmazlıklarının arabuluculuk ile çözümü artıyor. Arabuluculuk yolu ile uyuşmazlığın çözümünü zorunluluk unsuru nedeniyle mahkeme talep edebilir veya taraflarca henüz o aşamaya gelinmeden gönüllü olarak kabul edilebilir. Gönüllü olduğu yerde, arabuluculuk çabaya değer mi? Bu sorunun cevabı muhtemelen evet, ancak kesinlikle her koşulda değil. Arabuluculuk, masraflı olabilen ve çözüme yönelik özel girişimlerin başarısız olduğu durumlarda dava açmayı engelleyici olabilecek anlaşmazlıklara etkili bir çözüm önerisi sunmakta aslında. Öte yandan, karmaşık sigorta anlaşmazlıklarının çoğu aracılığı başarılı olamıyor. Çünkü sigorta uyuşmazlıklarında da başarılı arabuluculukların taraflarca sürece gerçek bir bağlılık, anlaşmazlığa göre uyarlanabilir bir süreç ve iyi bir arabulucu olması gerekir [1]. Sürecin Anlaşılması Herhangi...

Continue reading

Limited Şirketlerde Haklı Sebeple Sona Erme

Yasal olarak limited şirketler aşağıdaki hallerde sona erer: 1. Şirket sözleşmesinde öngörülen sona erme sebeplerinden birinin gerçekleşmesi 2. Genel kurul kararı 3. İflasın açılması 4. Haklı sebeple herhangi bir ortağın veya şirket alacaklılarının şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden talep etmesi 5. Kanunda öngörülen diğer sona erme hâllerinde. Şirketin Genel Kurulunun şirketin sona ermesine karar verebilmesi, devredilemez görev ve yetkilerinin arasında olup bu karar yasanın “önemli karar” olarak kabul etmesi nedeniyle temsil edilen oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun bir arada bulunması hâlinde tasfiye kararı alınabilecektir. Şirketin mevcut ortaklık yapısı göz önüne alındığında, bu tüm ortakların genel...

Continue reading

Serbest Bölgede Faaliyet Gösteren Şirketlerin Damga Vergisi Yükümlülüğü

488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde, bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kâğıtların damga vergisine tabi olduğu, (1) sayılı tablonun "Akitlerle ilgili kağıtlar" başlıklı bölümünün A/1 fıkrasında da, belli parayı ihtiva eden mukavelename, taahhütname ve temliknamelerin nispi damga vergisine tabi tutulacağı hükme bağlanmıştır. Öte yandan; 3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanununun geçici 3 üncü maddesinin 5810 sayılı Kanunun 7. maddesi ile değişik ikinci fıkrasının (c) bendinde, Avrupa Birliğine tam üyeliğin gerçekleştiği tarihi içeren yılın vergilendirme döneminin sonuna kadar bu bölgelerde gerçekleştirilen faaliyetlerle ilgili olarak yapılan işlemler ve düzenlenen kağıtların damga vergisi ve harçlardan müstesna olduğu hükme bağlanmıştır. Buna göre, 3218...

Continue reading

Mesken Niteliğindeki Taşınmazın Büro Olarak Kiralanması

Yargıtay uygulamalarında büro, herhangi bir işverene veya kuruluş bağlı olmaksızın daha çok fikri faaliyete özgü hizmet üreten ve en çok bir iki kişi ve sekreterin çalıştığı, ticari nitelikte olmayan yerler olarak kabul edilmekte ve Kat Mülkiyeti Kanununun 24. Maddesinde belirlenen yasağa takılmadan ana taşınmazın tapu kütüğünde mesken olarak gösterilen bağımsız bölümünün büro olarak kullanılması kabul edilmektedir. Çeşitli faaliyetlerin gerçekleştirilmesi amacıyla açılan büroların ilgili yasağa takılmaması noktasında yerleşik yargı kararlarının kullandığı bir diğer kriter Yasa ve ilgili Yönetmelik kuralının amacı doğrultusunda yabancı insanların apartmana girip çıkmasına sebep olmak, gerek yaya trafiği, gerekse araç trafiğini yoğunlaştırmaya açık olmak şeklinde somutlaştırılabilir. Bu tanıma göre...

Continue reading

Perakende Satışlarda Etiketleme

Fiyat etiketi (“Etiket”), perakende satışa arz edilen ürünlerin veya ambalajlarının üzerine kolaylıkla görülebilir ve okunabilir şekilde tüketicinin ödeyeceği tüm vergiler dâhil satış fiyatı, birim fiyatı, üretim yeri ile ayırıcı özellikleri hakkında tüketicileri bilgilendirmek üzere kullanılan çeşitli boyut ve şekillerdeki etiket olarak tanımlanmaktadır[1]. Perakende satışta tüketiciyi bilgilendirmek ve menfaatlerini korumak amacıyla etiketleme standartları ve koşullarına ilişkin hem 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’da (“Kanun”) hem de bu Kanun kapsamında çıkartılan Fiyat Etiketi Yönetmeliği’nde (“Yönetmelik”) ve Fiyat Etiketinde Yerli Üretim Logosu Kullanımına İlişkin Tebliğ’de (“Tebliğ”) gerekli düzenlemeler içerdiğinden perakende sektöründe faaliyet gösteren ve tedarik zincirinin farklı basamaklarında bulunan işletmeler işbu etiketleme standartlarına uyumlu...

Continue reading

COVID-19 Salgını Sürecinde KVKK

COVID-19 salgını kapsamında; ICO ve Kişisel Verileri Koruma Kurulu (“Kurul”) tarafından uzaktan çalışma, konum verisinin işlenmesi ile kişilerin hareketliliklerinin izlenmesi ve uzaktan eğitim platformlarının kullanılmasına ilişkin duyurular yayımlanmıştır: 1. COVID-19 Sürecinde Uzaktan Çalışma ve KVKK (ICO Duyurusu) COVID-19 salgını kapsamında pek çok işyerinin uzaktan çalışma yöntemine geçiş sağladığı görülmektedir. Önceden planlanmamış bu süreçte uzaktan çalışmaya olan talep arttıkça, IT çözümleri ve KVKK’ya (Kişisel Verilerin Korunması Kanunu) ilişkin yükümlülüklerin yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir. Uzaktan çalışma halinde çalışanlar, işverenler tarafından kendilerine özgülenmiş bilgisayar vb. elektronik cihazları kullanabildikleri gibi, sahip oldukları kişisel elektronik cihazları da kullanabilmektedirler. Uzaktan çalışma durumunda da çalışanın verileri işlenmeye devam ettiğinden,...

Continue reading

Anonim Şirketlerde Yöneticilerin Mali Hakları

Yönetim Kurulu Üyeleri Açısından Türk Ticaret Kanunu (TTK) uyarınca anonim şirketlerde yönetim kurulu üyelerine, tutarı esas sözleşmeyle veya genel kurul kararıyla belirlenmiş olmak şartıyla (i)huzur hakkı, (ii)ücret, (iii)ikramiye, (iv)prim ve (v)yıllık kârdan pay ödenebilir[1]. Yönetim kurulu üyelerine sağlanabilecek bu mali haklar hakkında karar vermek genel kurulun devredilemez görev ve yetkilerindendir[2]. Bu haliyle yönetim kurulu başkanı ve/veya üyelerine olarak huzur hakkı veya ücret verilmesinin ya da prim veya yıllık kardan pay ödenmesinin kararlaştırılması için ayrı ayrı genel kurul kararı alınması şarttır. Genel Müdür Açısından Bilindiği üzere anonim şirketler yönetim kurulu tarafından yönetilir ve temsil edilir[3]. Yönetim kurulu esas sözleşmeye konulacak bir hükümle, düzenleyeceği bir iç...

Continue reading

Yabancı Ülkede Bulunan Türk Vatandaşına Tebligat

Bilindiği üzere tebligat, tebliğ yapılacak şahsın bilinen son adresine yapılır[1]. Adres kayıt sisteminin yasal mevzuata dahil olması ile birlikte Merkezi Nüfus İdaresi Sistemi (“MERNİS”) adresi olarak kayıtlı adresler, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya bilinen en son adrese tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın en son adresi olarak kabul edilecektir[2]. Her ne kadar adres kayıt sisteminin yasal dayanağa kavuşmasının ardından yasanın 10. Maddesi, 21. Maddesi ve 35. Maddesi arasındaki ilişkide birtakım soru işaretleri oluşsa da işbu çalışmanın konusu yabancı ülkede bulunan Türk vatandaşına tebligat usulü olduğundan ilgili teorik tartışmalar ve uygulama farklılıklarına burada değinilmeyecektir. Tebligat Kanunu 25/A Maddesi:  Yasanın “Siyasi Temsilcilik Aracılığıyla...

Continue reading

Ölüm Üzerine Yapılacak Resmi İşlemler

1. Ölüm Belgesi Düzenlenmesi ve Nüfus Müdürlüğüne Bildirilmesi Ölüm resmi sağlık kurumlarında gerçekleşmiş veya cenaze resmi sağlık kurumuna getirilmiş ise, ölüm belgesi sağlık kurumunca düzenlenir ve kurumun müdür veya baştabibi tarafından tasdik edilir. Ölüm, özel sağlık kuruluşlarında gerçekleşmiş ise, ölüme sebep olan hastalık esnasında tedavi eden tabibin verdiği ölüm belgesi varsa bu belge belediye tabibi, yoksa toplum sağlığı merkezi hekimi veya aile hekimi tarafından tasdik edilmek şartıyla geçerli olur. Ölümler, ölüm olayının meydana geldiği tarihten itibaren 10 gün içinde halk sağlığı müdürlüğü tarafından elektronik ortamda nüfus müdürlüğüne bildirilir. Ölüm olayları nüfus müdürlüğüne bildirilirken ölen kişinin nüfus cüzdanı/kimlik kartı aslı da nüfus müdürlüğüne gönderilir....

Continue reading

Nakdi Ücret Desteği

17.04.2020 tarihinde yayınlanan 7244 sayılı Kanun ile İş Kanunu’nun geçici 10. maddesi uyarınca işveren tarafından ücretsiz izne ayrılan ve kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan işçiler için, üç ayı aşmamak üzere ücretsiz izinde bulundukları süre kadar, İşsizlik Sigortası Fonu’ndan günlük 39,24 TL nakdi ücret desteği verileceği belirtilmişti. Bu kapsamda SGK tarafından 4447 Sayılı İşsizlik Sigortası Kanununun Geçici 24 Üncü Maddesi Kapsamında Yapılacak Nakdi Ücret Desteği Uygulamasına İlişkin Usul Ve Esaslar metni yayınlanmıştır. Yönetmelik kapsamında dikkat çeken önemli hususlar aşağıdaki gibi sıralanabilir: • Nakdi ücret desteğinden yararlanılabilmesi için ücretsiz izne ayrılan işçilere ilişkin aylık bildirimler, “https://uyg.sgk.gov.tr/IsverenSistemi” internet adresinden ücretsiz iznin verildiği ayı takip eden ayın...

Continue reading