Facebook

Twitter

Copyright 2018 AloraNet.
Tüm hakları saklıdır.

(212) 219 19 24

Facebook

Twitter

Search

Menu

 

Borçlar Hukuku

Döviz ile İşlem Yasağına Aykırılığın Sonuçları

Bilindiği üzere 13 Eylül 2018 tarihli Resmi Gazete’de[1] yayımlanan 85 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı (“85 Sayılı Karar”) ile Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar’da (“32 Sayılı Karar”) değişiklik yapılmıştır. Yapılan değişiklik, Hazine ve Maliye Bakanlığı (“Bakanlık”) tarafından belirlenen haller dışında Türkiye’de yerleşik kişilerin kendi aralarındaki menkul ve gayrimenkul alım, satım, taşıt ve finansal kiralama dahil her türlü menkul ve gayrimenkul kiralama, leasing ile iş, hizmet ve eser sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamayacağını hüküm altına almıştır[2]. 32 Sayılı Karar’da yapılan bu değişiklik genel itibariyle “dövizle veya dövize endeksli sözleşme yasağı” veya...

Continue reading

Escrow Sözleşmesi

Taraflar arasında yapılmış olan bir temel sözleşmedeki borçların ifa edilmesini teminat altına almak amacıyla, sözleşmenin konusu olan taşınır eşya veya malvarlığı değerinin bu temel sözleşmeye taraf olmayan güvenilir üçüncü bir kişiye devredilerek, sözleşmede belirlenen şartların gerçekleşmesine kadar sözleşme konusu üzerinde temel sözleşme taraflarının tasarrufta bulunmalarını engellemek suretiyle ifaya güvence sağlanması amacına hizmet eden Escrow Sözleşmesi Anglo-Sakson hukuku kaynaklıdır. Her ne kadar Escrow Sözleşmesinin amacı, temel hukuki ilişkiye göre ve bu hukuki ilişkideki tarafların rolüne göre değişmekteyse de her Escrow Sözleşmesinin bazı ortak amaçlara hizmet ettiği söylenebilir: • Yedieminlik: Escrow aracısının kendisine teminat amacıyla devredilen sözleşme konusunu devir koşullarının gerçekleşmesi veya gerçekleşmemesi...

Continue reading

Mesken Niteliğindeki Taşınmazın Büro Olarak Kiralanması

Yargıtay uygulamalarında büro, herhangi bir işverene veya kuruluş bağlı olmaksızın daha çok fikri faaliyete özgü hizmet üreten ve en çok bir iki kişi ve sekreterin çalıştığı, ticari nitelikte olmayan yerler olarak kabul edilmekte ve Kat Mülkiyeti Kanununun 24. Maddesinde belirlenen yasağa takılmadan ana taşınmazın tapu kütüğünde mesken olarak gösterilen bağımsız bölümünün büro olarak kullanılması kabul edilmektedir. Çeşitli faaliyetlerin gerçekleştirilmesi amacıyla açılan büroların ilgili yasağa takılmaması noktasında yerleşik yargı kararlarının kullandığı bir diğer kriter Yasa ve ilgili Yönetmelik kuralının amacı doğrultusunda yabancı insanların apartmana girip çıkmasına sebep olmak, gerek yaya trafiği, gerekse araç trafiğini yoğunlaştırmaya açık olmak şeklinde somutlaştırılabilir. Bu tanıma göre...

Continue reading